3 Aralık Salı günü TSİ 17.00’de Güney Kore Cumhurbaşkanı Yook Suk Yeol sürpriz bir ulusa sesleniş konuşması yaptı ve ülkeyi korumak amacıyla sıkıyönetim ilan edildiğini duyurdu. 

Yeol, ülkenin ana muhalefet partisini Kuzey Kore'ye sempati duymak ve devlet karşıtı faaliyetlerde bulunmakla suçladı ve sıkıyönetim ilanının "Güney Kore'yi, Kuzey Kore'nin komünist güçlerinin tehditlerinden korumak ve devlet karşıtı unsurları ortadan kaldırmak amacıyla” alındığını belirtti. 

Fakat bazı kaynaklara göre de sıkıyönetimin sebebi farklıydı. Güney Kore Cumhurbaşkanının adı bir süredir yolsuzluklarla anılıyordu. Güney Kore muhalefet partisi de son zamanlarda bu yolsuzlukların araştırılması adına mecliste önergeler verip iktidarı baskılamaya çalışıyordu. Muhalefet tarafındaki sesler de Cumhurbaşkanının sıkıyönetim kararının sebebinin bu olduğu belirtildi.

Cumhurbaşkanı Yook Suk Yeol’un bu açıklamalarından kısa bir süre sonra ise Kore ordusunun sokaklara tanklarla indiği fotoğraflar basına yansımaya başladı.

Sıkıyönetimin ilan edilmesinin ardından Güney Kore Kara Kuvvetleri Komutanı Park An-su, sıkıyönetim komutanı olarak atanırken, meclis ve siyasi partilerin faaliyetleri yasaklandı.

General Park tarafından yayımlanan talimatnameye göre, protesto yürüyüşleri de dahil tüm siyasi faaliyetler yasaklandı.

Güney Kore saatiyle 23.00 itibarıyla yürürlüğe giren talimatnamede, "Tüm medya ve yayınlar, sıkıyönetim komutanlığının kontrolü altındadır" ifadesine yer verildi.

Talimatnamede ayrıca, grevdeki stajyer doktorların da 48 saat içinde işlerinin başına dönmeleri emredildi. 

Ayrıca sıkıyönetim kararlarını ihlal edenlerin de mahkeme kararı olmaksızın tutuklanabileceği belirtildi.

İlerleyen saatlerde orduyla birlikte Güney Kore halkı da sıkıyönetim kararını protesto etmek için sokaklara indi. Meclisin önünde ve sokakta karşı karşıya gelen halk ve kolluk güçleri arasında arbede yaşandı. Halk sıkıyönetimi protesto ediyordu, ordu da halkı geri püskürtmeye çalışıyordu.

Sıkıyönetim ilan edilmesinden saatler sonra askerler, parlamento binasına varmış ve tüm giriş-çıkışları tutmuştu. Askerlerin, milletvekillerinin parlamentoya girmesine engel olmasıyla Güney Kore muhalefet partisi lideri Jae-Myung Lee’nin duvardan atlayıp meclise girmesi de unutulmaz anlardan biri oldu.

Bu anları kameraya da alan Lee, “Yeol artık Güney Kore’nin başkanı değil. Bu yaptıklarının bir bedeli olacak” açıklamalarında bulundu.

İlerleyen saatlerde Güney Kore ordusu meclisten geri çekildi ve milletvekilleri meclise girmeye başladı. 

Yeterli sayıda vekilin meclise girebilmesi sonucu acil toplantı yapıldı ve sıkıyönetim 190 vekilin tamamının “evet” oyu kullanmasıyla kaldırıldı. Evet oyu verenler arasında iktidar partisinin tüm milletvekillerinin de olması dikkat çekti. 

Kararın ardından Güney Kore Meclis Başkanı Hee-sang, “Ordu kışlasına geri dönsün, sıkıyönetim kararı geçersizdir.” ifadelerini kullandı. O sırada sokaklara dökülen Güney Kore halkı da sıkıyönetim kararının iptal edilmesini kutlamaya başladı. 

Böylelikle sıkıyönetim resmi olarak kalkmış oldu.

Güney Kore'de muhalefet partileri, sıkıyönetim ilanı nedeniyle Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol'ün görevden alınması için meclise önerge vereceklerini bildirdi. Bu önergenin ardından Güney Kore parlamentosunda en geç 6 Aralık Cuma günü oylama yapılacağı söyleniyor.

Güney Kore Savunma Bakanı, yaşanan olaylar nedeniyle halktan özür dileyip istifa etti. Basında, Cumhurbaşkanı Yoon’a sıkıyönetimi öneren o diye konuşuluyordu.

Bu olaylar sonrasında ise Yoon Suk Yeol’ün akıbetinin ne olacağı ise merak konusu. Muhalefet partilerinin sunduğu önerge ışığında başkan Yoon görevden alınabilir.