İfade özgürlüğü: Ya benim sanatım birilerini aşağılıyorsa?
Zeynep Çalandağ
8 Kasım 2023
Barcelona’da yeni açılan Museu de l’Art Prohibit savaş uçağında çarmıha gerilmiş İsa, geleneksel kıyafetleri içinde mastürbasyon yapan Meryem Ana gibi eserler sergileniyor. Müzenin temasını anlamak çok da zor değil.

Çoğu dinle ilgili eserler olsa da maço siyasilerle dalga geçen parçalarda sansüre uğramış ya da kınanmış. Katalan iş insanı Tatxo Benet tarafından açılan müzede; Banksy, Goya ve Picasso’nun eserleri müze duvarlarını süslüyor. Burada bir eserin kendine yer bulabilmesi için tek bir kriter var: Birilerini rahatsız ediyor olması. 

Müzenin amacı ve en güçlü yönü aslında sansürün doğasını çarpıcı bir şekilde sunmak. İfade özgürlüğüne bir saygı duruşu niteliğinde aslında müze. Resmi web sitesinde; “siyasi, sosyal veya dini nedenlerle sansürlenmiş, yasaklanmış veya kınanmış eserlere adanmış” olarak tanımlanıyor. 

Günümüz dinamiklerinde artık ifade özgürlüğü her zamankinden daha fazla. Herhangi bir şeyi baskılamak ya da sansürlemek mümkün değil. Bireyler, hatta toplumlar her şeye her an tepki vermeye hazır. Tabii ki istisnalar söz konusu ancak artık ses çıkarılamayacak ya da karşı konulamayacak bir otorite, güç yok. 

Çin’in hatta belki de 20.yüzyılın en önemli figürlerinden biri olan Mao Zedong’un Warhol tarafından yapılmış bir portresi, Saddam Hüseyin’in formaldehit içinde neredeyse çıplak bir şekilde bağlanmış heykeli gibi siyasi figürlerin yanı sıra; tüketim kültürüne ağır eleştiriler de var.  Yoshua Okón'un "Freedom Fries: Still Life" video enstalasyonunda Mc Donald’s içinde yatan obez biri ya da Ronald McDonald'ın İsa gibi çarmıha gerildiği sahneyi tasvir eden daha global eserler de var. Özgür iradenin çoğu zaman kapitalizmin çarklısı olan büyük şirketler tarafından bastırıldığı düşünüldüğünde bu şekilde bir başkaldırı müzenin amacına oldukça uyumlu oluyor. 

Eleştirilen tema ister birilerinin canını sıksın ister birilerinin hoşuna gitsin, bu müzeyi ziyaret etmek hoşgörü düzeyini kesinlikle artıracak. Belki sergilenen her eser çok büyük sanatsal değer taşımıyor olabilir ama Benet’in kaygısı da aslında bu değil. Anlatacak hikayeleri olması ve sansürün başarısızlığını vurguluyor olması. Bir eserin burda sergileniyor olması, onu ve savunduğu fikri özgürleştiriyor. 

Kaynaklar:

https://www.euronews.com/culture/2023/10/30/sex-religion-and-politics-mix-in-barcelonas-controversial-new-museum-of-forbidden-art

https://www.economist.com/culture/2023/11/03/a-new-museum-of-prohibited-art-shows-how-censorship-evolved

https://www.theguardian.com/artanddesign/2023/oct/23/museum-censored-art-opens-barcelona-museu-de-art-prohibit