İklim değişikliği gezegenimizi ısıtırken, hava yolculuğu da bu değişimden nasibini alıyor. Küresel ısınmaya dair endişelenecek çok şey var ve sık sık uçan biriyseniz, endişelenmeniz için geçerli nedenleriniz var. Uçaklar yalnızca insan kaynaklı iklim değişikliğinin sorumlularından biri değil, aynı zamanda kurbanı. 

İşte hava seyahatinin neden daha tehlikeli hale geldiğine dair 5 neden…

Son zamanlarda Singapur Havayolları, Air Europa ve Qatar Havayolları gibi uçuşlarda türbülans nedeniyle yaşanan kazalar haberlere konu oldu. İklim değişikliği, türbülans olaylarını artırıyor. 1979’dan bu yana Kuzey Atlantik'teki ciddi türbülans olaylarında %55'lik bir artış gözlemlendi. İklim değişikliğiyle bu oranın 2060'lara kadar %180 artması bekleniyor. Jet akımları hızlanıyor ve bu da daha şiddetli türbülanslara yol açıyor.

Bu yıl, bir Avustralya Havayolları uçağının burun kısmı büyük bir dolu fırtınasında ciddi şekilde hasar gördü. Aşırı sıcak ve soğuk hava olayları daha sık hale geliyor ve bu da uçakların hasar görme riskini artırıyor. Yağışlar pilotların görüşünü kısıtlıyor ve dolu fırtınalarının daha büyük zararlar verecek şekilde artması öngörülüyor.

Düşük ve düz alanlarda inşa edilen havalimanları, sel riskine daha açık. Örneğin, Brezilya'da Salgado Filho Uluslararası Havaalanı, Mayıs ayında büyük bir sel olayına maruz kaldı. 2100 yılına kadar, deniz seviyesinin yükselmesiyle birlikte büyük havaalanlarında sel riski 69 kat artabilir.

Yükselen sıcaklıklar, uçakların kalkış performansını etkiliyor. Sıcaklık arttıkça hava molekülleri genişliyor ve yoğunluk azalıyor, bu da uçakların havalanmasını zorlaştırıyor. Son yıllarda, Yunan havaalanlarında uçakların kalkış mesafesi yıllık ortalama %0.15 arttı. Ayrıca asfaltın yaydığı ısı, havayolu çalışanlarının işlerini zorlaştırıyor ve uçuşlarda gecikmelere neden olabiliyor.

İklim değişikliği, bazı uçuşların süresini de etkiliyor. Güçlenen jet akımları, batıya giden uçuşlarda daha güçlü karşı rüzgarlar oluşturuyor, bu da uçuşları daha yavaş ve verimsiz hale getiriyor. 

Havacılık sektörü büyümeyi durdursa bile, uçakların her yıl ek 2 bin saat havada kalacağı öngörülüyor. Bu, daha fazla emisyon ve havayolları için daha yüksek maliyet anlamına geliyor. Aynı zamanda bu turistler için daha fazla zorluk demek çünkü doğuya giden uçuşlar kısalsa da batıya giden uçuşlar daha uzun olacak.

İklim değişikliğinin, günlük yaşantımızı ve hava seyahatini nasıl zorlaştırdığı hakkında endişelenmek çok normal ancak umut veren gelişmeler de yok değil. 2022'de hava yolculuğu sektörü, 2050 yılına kadar karbon emisyonlarını sıfırlama hedefini açıkladı. Bu iddialı hedef, gezegenimiz için önemli bir adım olabilir.

İklim değişikliğinin zararlı etkilerini azaltmak için hava yolculuğuna olan bağımlılığı azaltmak ve emisyonları kontrol altına almak kritik öneme sahip.